Denizcilerde gelenek hâline gelen dövme yaptırmanın yüksek ihtimalle ilk olarak korsanlar arasında yayıldığını söyleyebiliriz. Korsanlar yaşadıkları toplum tarafından dışlanan bir güruhtan oluşurdu ve birçoğu zaten eski hükümlülerdi. Eski çağlarda hüküm giymiş kişilerin vücutlarında suça karıştıklarını belirten izler taşıması zorunluydu. Örneğin Kuzey Amerika’da zina yapanlar A harfiyle damgalanırdı. Fransa’da ise forsa mahkûmlarının omuzlarına GAL, TFP ya da TF harfleri vurulurdu. Orta Çağ’da bu mahkûm damgalama geleneğinde deriyi kesme (skarifikasyon) ve dağlama (koterizasyon) yöntemleri de sıklıkla kullanılırdı. Yani zaten toplum tarafından ötekileştirilmiş ve çoğunluğu suçlulardan oluşan korsanların neredeyse hepsinin vücudunda mahkûmiyetlerine dair izler bulunuyordu.
Korsanlar bu damgalara ek olarak bağlı bulundukları gemileri tanıtan özel işaretleri vücutlarına kazıyorlardı. Ancak Orta Çağ’da tercih edilen bu yöntemler çoğu zaman enfeksiyon kaynaklı ölümle sonuçlandığı için yasaklandı. Kaptan James Cook’un Güney Pasifiğe yaptığı üç yolculuk sonrası dövme sanatı âdeta yeniden keşfedilmiştir. Böylelikle dövme sanatı denizciler arasında popüler hâle gelmiştir. Denizcilerin dövmeleri gelenek hâline getirmesi 19.yüzyılın başlarına tekabül eder. Zengin denizcilik motiflerinden oluşan dövmeler kısa zamanda farkını ortaya koymayı başarmıştır. Bu sayede kendi dövmelerini tasarlayan denizciler yepyeni bir akım yaratmışlardır.
Denizci dövmelerinin kısa sürede bu kadar rağbet görmesinin sebeplerinden biri hiç şüphesiz batıl inançlardır. Dövme sanatından önce denizciler çıktıkları mavi yolculuğu sağ salim bitirebilmek için üzerlerinde tılsım taşırlardı. Batıl inançlarıyla bilinen denizciler için uğur getiren bu sembolleri vücuda işlemek çok daha kalıcıydı. Tılsımı kaybetme ihtimali varken dövme denizci yaşadığı sürece aynı yerinde kalacaktı. Bu da kalıcı bir korumayı ifade ediyordu. Bu mistik düşüncenin etkisinde denizciler önceden taşıdıkları tılsımlarda kullandıkları sembollerden oluşan dövmeler yaptılar. Denizciler için dövme yapımı aynı zamanda kendilerini ifade etmenin bir yoluydu. Denizci; rütbesini, çıktığı seferleri, yaşadığı olayları ve mürettebatını çevresine dövme yoluyla anlatmayı tercih ederdi.
Denizci dövmeleri ve anlamları hakkında daha fazla fikir sahibi olmak için hazırladığımız bu yazıyı okuyabilirsiniz.
Geçmişte Denizciler Neden Dövme Yaptırırlardı?
Denizci kültürünün ayrılmaz parçası olan geleneklerin yeri her zaman ayrı olmuştur. Bu gelenekler sayesinde denizcilik sanatının nesilden nesle aktarılması mümkün hâle gelmiştir. Köklü ve zengin gelenekler içinde de denizci dövmeleri ayrı bir yer tutar. Genel olarak bakıldığında dövmeler antik çağlardan beri pek çok kültürde kötü ruhlara ve hastalıklara karşı koruyucu bir tılsım olarak kullanılmıştır. Bu kadar yaygın olmasına rağmen denizcilerin dövmelerle tanışması aşağı yukarı 18.yüzyılın sonlarına tekabül eder. Denizcilerin dövme sanatını bir gelenek hâline getirmesinin bu kadar geç olmasının altında kültürel birçok neden yatar. Bunlardan birinin de dövme yaptırmanın medeni kültürlerde barbarlara özgü olduğunun düşünüldüğü iddiasıdır.
Eski Yunanlar ve Romalılar sadece köleleri ve suçluları işaretlemek için dövme yaparlardı. Tek tanrılı dinlerde ise dövme pagan inancını anımsattığı için yasaklanmıştı. Toplulukların bu yaklaşımı dövme sanatının denizciler arasında yaygınlaşması süresini geciktirmiştir. Denizcilerin geçmişte dövme yaptırmalarının temel sebebi ise batıl inançlardır. Bir dizi batıl inançlara sahip olan denizciler bazı tılsımların ve sembollerin kendilerine şans getirdiğini düşünürlerdi. Ufukta hiçbir kara parçasının gözükmediği engin ve açık denizlerde bilinmeyen tehlikelere karşı koruma altında hissetmek için uğurlu saydıkları bu tılsımları yanlarında taşımayı tercih ederlerdi. Eskiden denizcilerin gitmek istedikleri yere sağ salim ulaşmasının çoğunlukla şansa bağlı olduğunu düşününce tılsımların onlar için motivasyon artırıcı bir unsur ifade etmesi de normaldir.
Gemiler şiddetli bir fırtınada alabora olabilir, denizciler hastalık kapabilir ya da savaşa girebilir, yanlış boylam hesabı yüzünden kaza yaşanabilirdi. Denizciler bütün bu risklerden korunmak için tılsım, sembol ve muska gibi nesneleri yanında götürürlerdi. Fakat bu nesnelerin de her zaman çalınma ya da kaybolma riski vardı. Taşınan tılsımlarla karşılaştırıldığında dövmeler kalıcı bir özelliğe sahipti. Bu düşünce zamanla denizciler arasında yaygınlaştı ve dövme gelenek hâline geldi. Denizciler dövme sanatını öyle çok benimsedi ki vücuttaki bu izler kimlik teşhisinin bir yolu olarak bile kullanıldı. 19.yüzyıl başlarında kaybolan denizcilerin cesetlerini yaptırdıkları dövmelerden teşhis edilir hâle geldi. Bunun bir sonucu olarak denizcinin eşkâli tanımlanırken resmî belgelerde dövmeler de ayrıntılı şekilde tarif edilmeye başlandı. En kısa ifadeyle denizcilerin geçmişte dövme yaptırmalarının temel sebebinin sahip oldukları batıl inançlar olduğu söylenebilir.
En Çok Bilinen Geleneksel Denizci Dövmeleri ve Anlamları
Dövmeler bir kültür olarak öyle çok benimsendi ki 19.yüzyılda Amerika’daki denizcilerin %90’ının vücudunda tılsımlardan ve sembollerden esinlenilmiş pek çok iz bulunuyordu. Denizciler arasında gittikçe yaygınlaşan dövmeler artık resmî belgelere çizilmeye bile başlanmıştı. 20.yüzyılın ikinci yarısına kadar kısıtlı bir çevrede kalan ve radikal kabul edilen dövme sanatı 1950’lerde ise dünya çapında popülerlik kazandı. 2000’li yıllara gelindiğinde ise dövme uygulaması artık herkes tarafından rağbet gören popüler bir akım hâline geldi. Bu süreçte dövme yapımıyla ilgili çeşitli teknikler geliştirildi. Yeni yöntemler sayesinde eski denizci dövme modelleri de zengin motifli ve renkli tasarımlara dönüştü.
Günümüzde yapılan denizci dövmeleri sadece donanmadakiler veya mürettebattakiler için değil bu motifleri kullanmak isteyen herkese uygundur. Denizci dövmelerinin artık herkes tarafından tercih edilebilen bir motif olduğunu söyleyebiliriz. Geçmiş dönemlerde ise bu durum biraz daha farklıydı. Denizci kültürüne ait bir dövme görüldüğünde o kişinin gemide görevli olduğu anlaşılırdı. Yani çeşitli tılsımlardan oluşturulmuş bu dövmeler o dönemde sadece denizcilere aitti. Geçmiş dönemde yalnızca denizcilerin yaptırabileceği söz konusu dövmeler önemli bazı anlamlara sahipti.
Denizcinin vücudunda taşıdığı her dövme onun bir başarısını, rütbesini, gemi hiyerarşisindeki yerini sembolize ederdi. Örneğin gemide kıdemli olan kişiler kaptan dövmeleri yaptırırdı. Böylece denizci gemideki rütbesini ifade etmiş olurdu. Aynı şekilde dövmeden de önce bilinmeyen tehlikelerle dolu mavi yolculuğa çıkarken taşınan tılsımların her birinin farklı anlamları vardı. Kiminin koruma sağladığına kiminin ise evin yolunu bulmaya yardımcı olduğuna inanılırdı. Yazımızı okumaya devam ederek 20.yüzyılın ortalarına kadar denizci dövmelerinde sık sık karşılaşılan sembollerin neler olduğunu anlamlarıyla öğrenebilirsiniz.
Tam Donanımlı Yelkenli Tekne
Tam donanımlı yelkenli tekne geleneksel denizci dövmeleri arasında oldukça meşhurdur. Tam armalı gemi olarak da bilinir. Bu dövmeyi sadece Cape Horn’u dolaşmayı başaran denizciler yaptırırdı. Denizcilerin kalbinde Cape Horn’un ayrı bir yeri vardır. Horn Burnu’nun denizciler için tam anlamıyla bir sembol olduğu söylenebilir. Dünyanın en zorlu denizlerinden biri olan Cape Horn, deyimi yerindeyse denizcilerin Everest’idir.
Horn Burnu’nu dolaşan denizciler bu başarılarını paylaşmak için tam armalı gemi dövmesi yaptırırlardı. Bu dövmenin yanı sıra sol kulağa da küçük bir mavi yıldız yapılırdı. Söz konusu tehlikeli yolculuğu 5 kez başarıyla tamamlayan denizcinin sağ kulağına da bir yıldız eklenirdi.
Deniz Yıldızı
Denizci dövmeleri arasında öne çıkan bu model kuzey yıldızını temsil eder. Geleneksel olarak açık deniz seyirlerinde eve dönüş yolunu bulmak için sıklıkla tercih edilmiştir. Dövme aynı zamanda denizci yıldızı olarak da bilinir. Nasıl ki teknolojik hiçbir alet kullanmadan yön bulmak için kuzey yıldızı takip edilir, bu dövme de eski dönemlerde bir pusulayı sembolize eder. Denizcilerin eve dönüş yolunun bir temsili olarak bilinir.
Kaplumbağa
Denizciler bu dövme modelini yaptırmak istediklerinde spesifik olarak su kaplumbağasını tercih ederlerdi. Su kaplumbağasının deniz literatüründe Ekvator hattını temsil ettiğini söylemek mümkündür. Yani bir denizci gemi yolculuğunda eğer Ekvator hattını başarıyla geçmişse bunun bir sembolü olarak su kaplumbağası dövmesi yaptırırdı. Bu açıdan su kaplumbağasının tam donanımlı yelkenli tekne dövmesiyle benzerlik taşıdığı söylenebilir.
Nasıl ki bir denizci Cape Horn’u turladığında tam armalı gemi dövmesi yaptırıyorsa su kaplumbağası da Ekvator hattının başarıyla geçildiğini sembolize eder. Su kaplumbağasına ek olarak Neptün adıyla da bilinen Poseidon dövmeleri de denizcinin Ekvatoru geçtiğini belirtirdi.
Hold Fast
Aganta adıyla da bilinen Hold Fast sık sık yaptırılan denizci dövmelerindendir. Söz konusu dövme özellikle güverte tayfalarına yapılırdı. Güverte tayfaları güvenli bir yolculuk için halatları sıkıca kavramak zorundaydı. Bu sorumluluğu unutmamak için de güverte tayfalarının parmaklarına harf harf Hold Fast yazılırdı. Böylece güverte tayfası olan biri eline her baktığında halatı denize düşürmeden sıkıca kavraması gerektiğini kendisine anımsatmış olurdu.
Domuz ve Horoz
Geçmişte yapılan denizci dövmeleri ayakta sıklıkla tercih edilirdi. Örneğin domuz ve horoz dövmesi ayağa yapılan tasarımlardan biriydi. Denizciler arasında domuzun ve horozun onları koruduğuna dair yaygın bir inanış hâkimdi. İnanışa göre domuz ve horoz denizciyi boğulmaktan korumakla yükümlü hayvanlardı. Bu nedenle yolculuğa çıkmadan önce denizciler bir ayağına domuz diğerine ise horoz dövmesi yaptırırlardı. Böylelikle yolculuğu sağ salim geçireceklerine inanırlardı. Bu noktada denizci dövmelerinin inanışı yaşatmak için yapıldığını söylemek de mümkündür.
Çapraz Çıpalar
Denizci dövmelerinden biri olan çapraz çıpalar başparmakla işaret parmağı arasına yapılırdı. Böylece bu dövmeyi taşıyan denizcinin lostromo olduğu anlaşılırdı. Lostromo, gemilerde tayfaların en kıdemli olan kişisine verilen isimdir. Reis diye bilinen ve tayfanın başında duran kişi rütbesini belli etmek için çapraz çıpalar dövmesi yaptırırdı.
Çapraz çıpaların hangi ele yapıldığının da anlamı vardı. Yani denizciler söz konusu dövmeyi istediği eline yaptırma konusunda özgür değildi. Örneğin bir denizci tüm okyanusları gezdiyse çapraz çıpalar sol ele yapılırdı. Okyanuslar yerine yedi denizin tamamını gezen lostromoların ise bu dövmeyi sağ ellerine yaptırmaları gerekirdi.
Çıpa
Çıpa olarak bilinen bu dövme aslında bildiğimiz çapadır. Gemi seyahatlerinde önemli yere sahip olan bu ekipman denizcilerin en çok yaptırdıkları dövmelerden biridir.. Eski dönemlerde denizci çapası dövmelerinin yapılmasının iki farklı anlamı bulunurdu. Bunlardan ilki; dövmeyi yaptıran denizcinin ticaret gemisi mürettebatı olduğunu belirtmekti.
Çapa tasarımlı denizci dövmelerinin yapılmasının bir diğer sebebi ise Atlantik geçişiydi. Denizci yolculuğunda Atlantik geçişisini başarıyla tamamladıysa bunun bir sembolü olarak çapa dövmesi yaptırırdı. Bu sayede çapayı gören herkes o denizcinin Atlantik’i geçtiğini öğrenirdi. Bu açıdan düşünüldüğünde çapa, tam donanımlı yelkenli gemi, kaplumbağa gibi denizci dövmelerinin anlamları gemidekilerin başarılarının kalıcı bir nişanesi olarak ifade edilebilir.
Halat
Halat da tıpkı çapa gibi bir geminin olmazsa olmaz ekipmanlarındandır. Halatı tutmanın ve bağlamanın güverte tayfasının sorumluluğu altında olduğu söylenebilir. Bu görevi kendine anımsatmak ve güverte tayfasından biri olduğunu göstermek için denizciler halat dövmesi yaptırırdı. Halat dövmeleri bileği saracak şekilde yapılırdı. Çapraz çıpalar dövmesinin aksine halat modelini denizci istediği el bileğine yaptırabilme hakkına sahipti.
Hula Kızı
Hula kızı dövmesi denizcinin görev yaptığı ya da gittiği yeri sembolleştirmek için yapılırdı. Hula dansçısı olarak da bilinen dövme Hawaii için geleneksel bir semboldür. Yani vücudunda hula kızı dövmesi olan denizci Hawaii’de görev yaptığını göstermek istemiştir. Aynı şekilde Hawaii’de görev yapmasa bile buradan geçen denizciler de bölgenin geleneklerinden biri hâline gelen Hula dansçısının dövmesini yaptırırlardı.
Kırlangıç
Kırlangıç denizcilerin evlerini bulabilsinler diye yaptıkları dövmelerden biridir. 5000 deniz mili kat eden kişilere bir adet kırlangıç dövmesi yapılırdı. Kat edilen mesafe 10.000 deniz miline ulaştığında vücuda ikinci bir kırlangıç dövmesi eklenirdi. İkinci dövme bazen serçe de olabilirdi. İnanışa göre kırlangıç denizcilerin evlerine dönebilmesi için âdeta kılavuzluk yapardı. Aynı zamanda kırlangıçların yolculuk sırasında hayatını kaybeden denizcilerin ruhunu cennete taşıdığına inanılırdı.
Denizciler sürekli göç eden bir kuş türü olduğu için kırlangıcı kendilerine benzetirlerdi. Yani kimi zaman denizci kırlangıç dövmesini kendisini ya da ekibindeki arkadaşlarını temsilen vücuduna yaptırırdı. Yolculuk sırasında ölen arkadaşlarını unutmamak için bazı denizciler kırlangıca saplı hançer dövmesi yaptırırdı. Böylelikle yol arkadaşını kaybeden denizci onun anısını vücudunda yaşatırdı.
Deniz Kızı
Eski çağlarda bu büyüleyici ve güzel yaratıklar hakkında kulaktan kulağa yayılan pek çok söylenti vardı. Deniz kızlarının gemidekileri baştan çıkarıp etkileyici sesiyle onları ölüme götürdüğüne inanılırdı. Deniz kızı aslında bu mavi yolculukta karşılaşılabilecek her türlü tehlikeyi sembolize ederdi. Bu nedenle denizciler seyahatleri boyunca çeşitli tehlikelerle karşı karşıya kalacaklarını ve ölümle burun buruna geleceklerini kendilerine hatırlatmak için deniz kızı dövmesi yaptırırdı. Böylelikle söz konusu dövmeyi gören her denizci engin ve derin sularda yatan tehlikelerin ciddiyetini yeniden anımsardı. Ayrıca deniz kızı dövmesinin güverteden düşen kişilere de şans getirdiğine inanılırdı.
Deniz Feneri
Gemi yolculuklarında denizcileri bekleyen en büyük tehlikelerden biri de yüksek kayalıklardı. Öyle ki kayalıklara çarpıp batan gemiden kurtulmak günümüzde bile neredeyse imkânsızdı. Hele ki etrafta hiçbir kara parçası olmayan açık denizlerde kayalıklara çarpmak istisnalar hariç ölümle sonuçlanır. Denizciler de bu tehlikenin farkında olduğu için söz konusu dövmeyi yaptırırlardı. Deniz feneri dövmesinin etrafı aydınlatma özelliğinden ilham alınarak yapılan bu dövmenin gemiyi kayalıklara çarpmaktan koruduğuna inanılırdı. Denizciler kayalıklara çarpıp ölümle yüzleşmeden evlerine sağ salim dönebilmek için bu fener dövmesini yaptırırlardı. Mavi yolculuğun en büyük tehlikesi kayalıklar olduğu için fener sembolü de denizci dövmeleri arasında öne çıkardı.
Pervane
Pervanenin denizcileri boğulmaktan koruduğuna inanılırdı. Kıyıya sağ salim ulaşmak için denizciler pervane dövmesi yaptırırlardı. Pervanelerin her iki kalça yanağına yaptırılması gerekirdi. Pervanenin gemi yolculuklarının sorunsuz geçmesi için yapılan dövmelerden biri olduğunu söylemek mümkündür. Söz konusu dövme daha çok buharlı gemilerin kazan dairelerinde çalışan denizciler tarafından tercih edilirdi.
Pusula
Pusulanın yön bulmaya yardımcı bir araç olduğunu düşününce dövmesinin yapılma nedenini anlamak mümkündür. Denizci pusulası dövmesi eve dönüş yolunu bulmak için yapılırdı. Pusulanın tıpkı deniz yıldızı gibi kaybolmamak ve eve sağ salim varmak için tercih edilen dövme modellerinden olduğu söylenebilir. Denizciler pusula gülü şeklinde yapılan dövmelere de yoğun rağbet göstermiştir.